Turan
Turan TDK’ye
göre “Turancıların dünyadaki bütün
Türkleri birleştirerek kurmayı amaçladıkları ülkenin adı, Türklerin Orta
Asya'daki en eski yurtları.”anlamlarına gelmektedir.
Kelime daha önceleri farsça kökenli olup İran’ın kuzeyindeki bölge için
kullanılmaktaydı. Daha sonra ise geniş anlamda Ural-Altay ve Fin-Macar olarak
isimlendirilebilecek halkların yurdu anlamında kullanılmıştır. Tarihi
kaynaklarda (Yâkūt el-Hamevî) bazen Mâverâünnehir ve
çevresi için kullanıldığına rastlanmıştır.
Turan kavramının Osmanlılarda ilk
kez görüldüğü belge 1786 yılında Buhara’ya gönderilen bir mektuptur. Bu erken
tarihli belgeden sonra bugünkü anlamı ile ortaya çıkması 19. Yüzyılın ikinci
yarısında olur. Rusya’da yaşayan Türk aydınları Turan fikrini Rusya’nın
Slavlaştırma politikasına karşı oluşturur. Turan fikri Osmanlı aydınları
arasında oldukça ilgi görmüştür. Özellikle Ziya Gökalp’ın Türk tarih bilinci
ile Turan fikrini geliştirmesi sayesinde Türkçülük akımı ile beraber
gelişmiştir. Ziya Gökalp Turan’ın Türklerin olduğu yerler ve Türkçe
konuşanların oluşturduğu kişilerden oluşan bir devlet fikri olduğunu
söylemiştir.