Takdir yetkisi (Pouvoir discretionnaire) idarelerin
yasalar ile belirtilmemiş alanda serbestçe karar verebilmesi anlamına gelir (PEKİNER,
1961, s. 1-2) .
Ancak bu kararların da yargı denetimine açık olması gerekir. Yargının da idari
işlemlerin hukuka uygunluğunu kontrol yetkisi vardır. Takdir yetkisi ve bağlı
yetki iki ayrı kavramı ifade eder. Bağlı yetki idarelerin üzerinde tasarruf
hakkı bulunmayan eylem ve işlemleridir.
Örneğin bir üniversite, kazanan her
öğrencinin kaydını yapmak zorundadır. Bu tür yetkilere bağlı yetki denir.
İdarenin tüm kullanacağı yetkileri için düzenleme getirebilmek pratikte
imkansızdır. Rutin işlevlerine getiren düzenlemelerle yetkileri bağlı yetki
kapsamına alınabilinirken farklı olay ve zamanda daha esnek karar alması
gerekebilir. Bu durum takdir yetkisi ile aşılır. Takdir yetkisi şekil, sebep,
konu ve maksat içeriğini barındırır ve hukuki olarak bu unsurlar üzerinden
incelenir. Yargı yerindelik denetimi yapamaz. (Çağlayan,
2003, s. 173-177)
Maksattan kasıt ise kamu yararıdır. Kamu kurumlarını yöneten idareler kamu
yararı dışında bir maksadı olamaz. Kamu yararı olup olmamasının incelenmesi de
yargı yolu ile olur. İdare keyfi bir şekilde takdir yetkisini kullanamaz (Özer ve Demir Avukatlık, 2014, s. 1) . Takdir yetkisi
doğası gereği yönetmelikler ile düzenlenmeyen alanda kullanılmak için
verildiğinden her zaman tartışma konusu olmuştur.